Translation meaning & definition of the word "glorify" into Turkish language
Türk diline "glorify" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Glorify
[Övmek]/glɔrəfaɪ/
verb
1. Praise, glorify, or honor
- "Extol the virtues of one's children"
- "Glorify one's spouse's cooking"
- synonym:
- laud ,
- extol ,
- exalt ,
- glorify ,
- proclaim
1. Övmek, yüceltmek veya onurlandırmak
- "Kişinin çocuklarının erdemlerini aşmak"
- "Eşinin yemeklerini yücelt"
- eşanlamlı:
- övgü ,
- methetmek ,
- yüceltmek ,
- övmek ,
- ilan etmek
2. Bestow glory upon
- "The victory over the enemy glorified the republic"
- synonym:
- glorify
2. Şan vermek
- "Düşmana karşı kazanılan zafer cumhuriyet'i yüceltti"
- eşanlamlı:
- övmek
3. Elevate or idealize, in allusion to christ's transfiguration
- synonym:
- transfigure ,
- glorify ,
- spiritualize
3. Mesih'in başkalaşımına ithafen yükseltin veya idealleştirin
- eşanlamlı:
- yüceltmek ,
- övmek ,
- ruhanileştirmek
4. Cause to seem more splendid
- "You are glorifying a rather mediocre building"
- synonym:
- glorify
4. Çünkü daha görkemli görünüyor
- "Oldukça vasat bir binayı yüceltiyorsunuz"
- eşanlamlı:
- övmek
Examples of using
To raise one's name in later generations and thereby glorify one's parents, this is the greatest expression of filial piety.
Birinin adını daha sonraki kuşaklarda yükseltmek ve böylece birinin ebeveynlerini övmek, bu anne babaya saygının en büyük ifadesidir.