Translation meaning & definition of the word "girdle" into Turkish language
Türk diline "kuşak" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Girdle
[Çevrelemek]/gərdəl/
noun
1. An encircling or ringlike structure
- synonym:
- girdle
1. Bir çevreleyen veya halka benzeri bir yapı
- eşanlamlı:
- çevrelemek
2. A band of material around the waist that strengthens a skirt or trousers
- synonym:
- girdle ,
- cincture ,
- sash ,
- waistband ,
- waistcloth
2. Bel çevresinde bir etek veya pantolonu güçlendiren bir malzeme bandı
- eşanlamlı:
- çevrelemek ,
- kuşak
3. A woman's close-fitting foundation garment
- synonym:
- corset ,
- girdle ,
- stays
3. Bir kadının yakın montajlı temel giysisi
- eşanlamlı:
- korse ,
- çevrelemek ,
- kalmak
verb
1. Cut a girdle around so as to kill by interrupting the circulation of water and nutrients
- "Girdle the plant"
- synonym:
- girdle ,
- deaden
1. Su ve besinlerin dolaşımını keserek öldürmek için etraftaki bir kuşağı kesin
- "Bitkiyi kuşat" dır"
- eşanlamlı:
- çevrelemek ,
- donuklaştırmak
2. Put a girdle on or around
- "Gird your loins"
- synonym:
- girdle ,
- gird
2. Kemer takın veya etrafına
- "Parlaklarını kuşan"
- eşanlamlı:
- çevrelemek ,
- sarmak