Translation meaning & definition of the word "gauge" into Turkish language
Türk diline "gauge" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
Gauge
[Ölçer]noun
1. A measuring instrument for measuring and indicating a quantity such as the thickness of wire or the amount of rain etc.
- synonym:
- gauge ,
- gage
1. Tel kalınlığı veya yağmur miktarı gibi bir miktarı ölçmek ve göstermek için bir ölçüm cihazı.
- eşanlamlı:
- ölçü ,
- gauge
2. Accepted or approved instance or example of a quantity or quality against which others are judged or measured or compared
- synonym:
- gauge ,
- standard of measurement
2. Kabul edilmiş veya onaylanmış bir örnek veya başkalarının yargılandığı, ölçüldüğü veya karşılaştırıldığı bir miktar veya kalitenin örneği
- eşanlamlı:
- ölçü ,
- ölçüm standardı
3. The distance between the rails of a railway or between the wheels of a train
- synonym:
- gauge
3. Bir demiryolunun rayları arasındaki veya bir trenin tekerlekleri arasındaki mesafe
- eşanlamlı:
- ölçü
4. The thickness of wire
- synonym:
- gauge
4. Tel kalınlığı
- eşanlamlı:
- ölçü
5. Diameter of a tube or gun barrel
- synonym:
- bore ,
- gauge ,
- caliber ,
- calibre
5. Bir tüp veya silah namlusu çapı
- eşanlamlı:
- delik ,
- ölçü ,
- kalibre
verb
1. Judge tentatively or form an estimate of (quantities or time)
- "I estimate this chicken to weigh three pounds"
- synonym:
- estimate ,
- gauge ,
- approximate ,
- guess ,
- judge
1. Geçici olarak yargılayın veya bir tahmin oluşturun (miktarlar veya zaman)
- "Bu tavuğun üç kilo ağırlığında olduğunu tahmin ediyorum"
- eşanlamlı:
- tahmin etmek ,
- ölçü ,
- yaklaşık ,
- yargıç
2. Rub to a uniform size
- "Gauge bricks"
- synonym:
- gauge
2. Tek tip bir boyuta sürtün
- "Gauge tuğlaları"
- eşanlamlı:
- ölçü
3. Determine the capacity, volume, or contents of by measurement and calculation
- "Gauge the wine barrels"
- synonym:
- gauge
3. Ölçüm ve hesaplama ile kapasitesini, hacmini veya içeriğini belirlemek
- "Şarap fıçılarını ölç"
- eşanlamlı:
- ölçü
4. Measure precisely and against a standard
- "The wire is gauged"
- synonym:
- gauge
4. Kesin ve bir standarda karşı ölçün
- "Tel ölçüldü"
- eşanlamlı:
- ölçü
5. Adapt to a specified measurement
- "Gauge the instruments"
- synonym:
- gauge
5. Belirli bir ölçüme uyum
- "Enstrümanları ölç"
- eşanlamlı:
- ölçü
6. Mix in specific proportions
- "Gauge plaster"
- synonym:
- gauge
6. Belirli oranlarda karıştırın
- "Gauge alçı"
- eşanlamlı:
- ölçü