Translation meaning & definition of the word "garbage" into Turkish language

noun

1. Food that is discarded (as from a kitchen)

synonym:
• garbage
,
• refuse
,
• food waste
,
• scraps

1. Atılan yiyecekler (mutfaktan olduğu gibi)

eşanlamlı:
• çöp
,
• reddetmek
,
• gıda atığı
,
• kırıntı

2. A worthless message

synonym:
• drivel
,
• garbage

2. Değersiz bir mesaj

eşanlamlı:
• saçmalamak
,
• çöp

3. A receptacle where waste can be discarded

• "She tossed the moldy bread into the garbage"

synonym:
• garbage

3. Atıkların atılabileceği bir kap

• "Küflü ekmeği çöpe attı"

eşanlamlı:
• çöp

Examples of using

Tom and Mary take turns taking out the garbage.

Tom ve Mary sırayla çöpü çıkarırlar.

It's your turn to take out the garbage.

Çöpü çıkarma sırası sende.

It's time to take out the garbage.

Çöpü çıkarmanın zamanı.

I told Tom to take out the garbage.

Tom'a çöpü çıkarmasını söyledim.

Tom violently kicked the garbage can.

Tom şiddetle çöp kutusunu tekmeledi.

Tom tossed the rotten apple into the garbage can.

Tom çürük elmayı çöp kutusuna attı.

This is garbage.

Bu çöp.

Take the garbage out.

Çöpü dışarıya götür.

Don't throw garbage away here.

Buraya çöp atmayın.

Don't dump garbage here.

Buraya çöp atmayın.

Tom threw out the garbage.

Tom çöpü dışarı attı.

Tom took out the garbage.

Tom çöpü dışarı çıkardı.

Tom found a gun near the garbage can.

Tom, çöp tenekesinin yanında bir silah buldu.

Tom got Mary to take out the garbage.

Tom Mary'ye çöpü dışarı aldırdı.

Tom threw the apple core into the garbage can.

Tom elma çekirdeğini çöp kutusuna fırlattı.

Tom asked Mary to throw the rotten apple into the garbage.

Tom Mary'nin çürük elmayı çöpe atmasını rica etti.

Tom accidentally threw his thumb drive into the garbage.

Tom kazara USB'sini çöpe attı.

The boy I saw searching through the garbage can said that he had not eaten anything for four days.

Çöp tenekesini incelediğini gördüğüm çocuk dört gündür bir şey yemediği söyledi.

I saw a man yesterday eating from a garbage can.

Dün çöp tenekesinden yemek yiyen bir adam gördüm.

It is time to empty the garbage.

Çöp boşaltma zamanıdır.