Translation meaning & definition of the word "gallery" into Turkish language
Türk diline "galeri" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
Gallery
[Galeri]noun
1. Spectators at a golf or tennis match
- synonym:
- gallery
1. Golf veya tenis maçındaki seyirciler
- eşanlamlı:
- galeri
2. A porch along the outside of a building (sometimes partly enclosed)
- synonym:
- veranda ,
- verandah ,
- gallery
2. Bir binanın dışı boyunca bir sundurma (bazen kısmen kapalı)
- eşanlamlı:
- veranda ,
- galeri
3. A room or series of rooms where works of art are exhibited
- synonym:
- gallery ,
- art gallery ,
- picture gallery
3. Sanat eserlerinin sergilendiği bir oda veya oda serisi
- eşanlamlı:
- galeri ,
- sanat galerisi ,
- resi̇m galeri̇si̇.
4. A long usually narrow room used for some specific purpose
- "Shooting gallery"
- synonym:
- gallery
4. Belirli bir amaç için kullanılan uzun, genellikle dar bir oda
- "Atış galerisi"
- eşanlamlı:
- galeri
5. A covered corridor (especially one extending along the wall of a building and supported with arches or columns)
- synonym:
- gallery
5. Kapalı bir koridor (özellikle bir binanın duvarı boyunca uzanan ve kemerler veya sütunlarla desteklenen)
- eşanlamlı:
- galeri
6. Narrow recessed balcony area along an upper floor on the interior of a building
- Usually marked by a colonnade
- synonym:
- gallery
6. Bir binanın iç kısmında bir üst kat boyunca dar gömme balkon alanı
- Genellikle bir kolonnade ile işaretlenir
- eşanlamlı:
- galeri
7. A horizontal (or nearly horizontal) passageway in a mine
- "They dug a drift parallel with the vein"
- synonym:
- drift ,
- heading ,
- gallery
7. Bir madende yatay (veya neredeyse yatay) bir geçit
- "Damarla paralel bir sürüklenme kazdılar"
- eşanlamlı:
- sürüklemek ,
- başlık ,
- galeri