Translation meaning & definition of the word "flop" into Turkish language
Türk diline "flop" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Flop
[Düşüvermek]/flɑp/
noun
1. An arithmetic operation performed on floating-point numbers
- "This computer can perform a million flops per second"
- synonym:
- floating-point operation ,
- flop
1. Kayan nokta sayıları üzerinde yapılan aritmetik işlem
- "Bu bilgisayar saniyede bir milyon flop yapabilir"
- eşanlamlı:
- kayan nokta işlemi ,
- düşüvermek
2. Someone who is unsuccessful
- synonym:
- flop ,
- dud ,
- washout
2. Başarısız olan biri
- eşanlamlı:
- düşüvermek ,
- dandik ,
- ıskalama
3. A complete failure
- "The play was a dismal flop"
- synonym:
- flop ,
- bust ,
- fizzle
3. Tam bir başarısızlık
- "Oyun kasvetli bir flop oldu"
- eşanlamlı:
- düşüvermek ,
- büst ,
- vızlamak
4. The act of throwing yourself down
- "He landed on the bed with a great flop"
- synonym:
- flop ,
- collapse
4. Kendini yere atma eylemi
- "Büyük bir flop ile yatağa indi"
- eşanlamlı:
- düşüvermek ,
- çökme
verb
1. Fall loosely
- "He flopped into a chair"
- synonym:
- flop
1. Gevşek bir şekilde düşmek
- "Bir sandalyeye düştü"
- eşanlamlı:
- düşüvermek
2. Fall suddenly and abruptly
- synonym:
- flop
2. Aniden ve aniden düşmek
- eşanlamlı:
- düşüvermek
3. Fail utterly
- Collapse
- "The project foundered"
- synonym:
- fall through ,
- fall flat ,
- founder ,
- flop
3. Tamamen başarısız olmak
- Çökme
- "Proje kuruldu"
- eşanlamlı:
- suya düşmek ,
- düz düşmek ,
- kurucu ,
- düşüvermek
adverb
1. With a flopping sound
- "He tumbled flop into the mud"
- synonym:
- flop
1. Çırpınan bir sesle
- "Çamurun içine yuvarlandı"
- eşanlamlı:
- düşüvermek
2. Exactly
- "He fell flop on his face"
- synonym:
- right ,
- flop
2. Tam olarak
- "Yüzüne düştü"
- eşanlamlı:
- sağ ,
- düşüvermek
Examples of using
The party was a flop.
Parti bir fiyaskoydu.