Translation meaning & definition of the word "flirt" into Turkish language
Türk diline "flirt" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Flirt
[Flört]/flərt/
noun
1. A seductive woman who uses her sex appeal to exploit men
- synonym:
- coquette ,
- flirt ,
- vamp ,
- vamper ,
- minx ,
- tease ,
- prickteaser
1. Erkekleri sömürmek için cinsel çekiciliğini kullanan baştan çıkarıcı bir kadın
- eşanlamlı:
- işvebaz ,
- flört ,
- vamp kadın ,
- vamper ,
- minx ,
- sataşmak ,
- dikenli kızak
2. Playful behavior intended to arouse sexual interest
- synonym:
- flirt ,
- flirting ,
- flirtation ,
- coquetry ,
- dalliance ,
- toying
2. Cinsel ilgi uyandırmak için eğlenceli davranış
- eşanlamlı:
- flört ,
- işvebazlık ,
- cilveleşme ,
- toying
verb
1. Talk or behave amorously, without serious intentions
- "The guys always try to chat up the new secretaries"
- "My husband never flirts with other women"
- synonym:
- chat up ,
- flirt ,
- dally ,
- butterfly ,
- coquet ,
- coquette ,
- romance ,
- philander ,
- mash
1. Ciddi niyetleri olmadan konuş ya da ahlaksızca davran
- "Çocuklar her zaman yeni sekreterlerle sohbet etmeye çalışırlar"
- "Kocam asla başka kadınlarla flört etmez"
- eşanlamlı:
- lafa tutmak ,
- flört ,
- oyalanmak ,
- kelebek ,
- nazlanmak ,
- işvebaz ,
- romantik ,
- filander ,
- püre
2. Behave carelessly or indifferently
- "Play about with a young girl's affection"
- synonym:
- dally ,
- toy ,
- play ,
- flirt
2. Dikkatsizce veya kayıtsızca davranın
- "Genç bir kızın sevgisiyle oyna"
- eşanlamlı:
- oyalanmak ,
- oyuncak ,
- oynamak ,
- flört
Examples of using
You're such a flirt.
Sen öyle bir çapkınsın.