Translation meaning & definition of the word "fin" into Turkish language
Türk diline "fin" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
Fin
[Yüzgeç]noun
1. The cardinal number that is the sum of four and one
- synonym:
- five ,
- 5 ,
- V ,
- cinque ,
- quint ,
- quintet ,
- fivesome ,
- quintuplet ,
- pentad ,
- fin ,
- Phoebe ,
- Little Phoebe
1. Kardinal sayı dört ve bir toplamıdır
- eşanlamlı:
- beş ,
- 5 ,
- V ,
- beşli ,
- beş kat ,
- beşlik ,
- yüzgeç ,
- Phoebe ,
- Küçük Phoebe
2. One of a pair of decorations projecting above the rear fenders of an automobile
- synonym:
- tail fin ,
- tailfin ,
- fin
2. Bir otomobilin arka çamurluklarının üzerine yansıyan bir çift dekorasyondan biri
- eşanlamlı:
- kuyruk yüzgeci ,
- torf ,
- yüzgeç
3. One of a set of parallel slats in a door or window to admit air and reject rain
- synonym:
- louver ,
- louvre ,
- fin
3. Havayı kabul etmek ve yağmuru reddetmek için bir kapı veya penceredeki paralel çıtalardan biri
- eşanlamlı:
- panjur ,
- louvre müzesi ,
- yüzgeç
4. A shoe for swimming
- The paddle-like front is an aid in swimming (especially underwater)
- synonym:
- flipper ,
- fin
4. Yüzmek için bir ayakkabı
- Kürek benzeri ön yüz, yüzmeye (özellikle su altında) yardımcıdır
- eşanlamlı:
- yüzgeç
5. A stabilizer on a ship that resembles the fin of a fish
- synonym:
- fin
5. Bir balığın yüzgecine benzeyen bir gemideki stabilizatör
- eşanlamlı:
- yüzgeç
6. Organ of locomotion and balance in fishes and some other aquatic animals
- synonym:
- fin
6. Balıklarda ve diğer bazı su hayvanlarında hareket ve denge organı
- eşanlamlı:
- yüzgeç
verb
1. Equip (a car) with fins
- synonym:
- fin
1. Yüzgeçlerle donatmak (bir araba)
- eşanlamlı:
- yüzgeç
2. Propel oneself through the water in a finning motion
- synonym:
- fin
2. Bir kanat hareketiyle suyun içinde kendini itin
- eşanlamlı:
- yüzgeç
3. Show the fins above the water while swimming
- "The sharks were finning near the surface"
- synonym:
- fin ,
- break water
3. Yüzerken yüzgeçleri suyun üstünde gösterin
- "Köpekbalıkları yüzeye yakın yüzüyorlardı"
- eşanlamlı:
- yüzgeç ,
- suyu akıtmak