Tom was a farmer.
Tom bir çiftçiydi.
Tom isn't a farmer.
Tom bir çiftçi değil.
Tom is a farmer.
Tom bir çiftçi.
Tom is a terrible farmer.
Tom berbat bir çiftçi.
The dairy farmer died.
Mandıra çiftçisi öldü.
He was a fruit farmer from California.
Kaliforniya'dan bir meyve çiftçisiydi.
He wanted to be a farmer.
Çiftçi olmak istiyordu.
They also captured another farmer and his son.
Ayrıca başka bir çiftçiyi ve oğlunu da yakaladılar.
She borrowed a saw from the farmer.
Çiftçiden bir testere ödünç aldı.
He bought eggs and milk from a farmer.
Bir çiftçiden yumurta ve süt aldı.
The farmer plowed his field all day.
Çiftçi bütün gün tarlasını sürdü.
The farmer liked to keep them busy.
Çiftçi onları meşgul etmeyi severdi.
My grandmother was a farmer.
Büyükannem çiftçiydi.
But the farmer smiled at him.
Ama çiftçi ona gülümsedi.
The president was a farmer when he was young.
Başkan gençken çiftçiydi.
The farmer employed five new workers.
Çiftçi beş yeni işçi çalıştırdı.
For free English to Turkish translation, utilize the Lingvanex translation apps.
We apply ultimate machine translation technology and artificial intelligence to offer a free Turkish-English online text translator.