Translation meaning & definition of the word "faded" into Turkish language
Türk diline "solmuş" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Faded
[Solgun]/fedəd/
adjective
1. Having lost freshness or brilliance of color
- "Sun-bleached deck chairs"
- "Faded jeans"
- "A very pale washed-out blue"
- "Washy colors"
- synonym:
- bleached ,
- faded ,
- washed-out ,
- washy
1. Tazeliğini veya renk parlaklığını kaybetmiş olmak
- "Güneş ağartılmış şezlong"
- "Soluk kot pantolon"
- "Çok soluk, yıkanmış mavi"
- "Yıkanık renkler"
- eşanlamlı:
- ağartılmış ,
- solgun ,
- solmuş ,
- sulu
2. Reduced in strength
- "The faded tones of an old recording"
- synonym:
- attenuate ,
- attenuated ,
- faded ,
- weakened
2. Gücü azalan
- "Eski bir kaydın soluk tonları"
- eşanlamlı:
- hafifletmek ,
- zayıflatılmış ,
- solgun ,
- zayıflamış
Examples of using
Tom only has one faded photograph of grandfather.
Tom sadece büyükbabasının soluk bir fotoğrafına sahip.
Tom is wearing a faded blue shirt.
Tom soluk bir mavi gömlek giyiyor.
The sound of the train faded away.
Trenin sesi azalarak kayboldu.