Translation meaning & definition of the word "extract" into Turkish language
Türk diline "özüt" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
Extract
[Çıkarmak]noun
1. A solution obtained by steeping or soaking a substance (usually in water)
- synonym:
- infusion ,
- extract
1. Bir maddenin demlenmesi veya ıslatılmasıyla elde edilen bir çözelti (genellikle suda)
- eşanlamlı:
- i̇nfüzyon ,
- çıkarmak
2. A passage selected from a larger work
- "He presented excerpts from william james' philosophical writings"
- synonym:
- excerpt ,
- excerption ,
- extract ,
- selection
2. Daha büyük bir çalışmadan seçilen bir pasaj
- "William james'in felsefi yazılarından alıntılar sundu"
- eşanlamlı:
- alıntı ,
- çıkarmak ,
- seçim
verb
1. Remove, usually with some force or effort
- Also used in an abstract sense
- "Pull weeds"
- "Extract a bad tooth"
- "Take out a splinter"
- "Extract information from the telegram"
- synonym:
- extract ,
- pull out ,
- pull ,
- pull up ,
- take out ,
- draw out
1. Genellikle bir miktar güç veya çaba ile çıkarın
- Soyut anlamda da kullanılır
- "Çekme yabani otlar"
- "Kötü bir diş çıkartın"
- "Parçacık çıkarmak"
- "Telgraftan bilgi alın"
- eşanlamlı:
- çıkarmak ,
- dışarı çekmek ,
- çekme ,
- yukarı çekmek
2. Get despite difficulties or obstacles
- "I extracted a promise from the dean for two new positions"
- synonym:
- extract
2. Zorluklara veya engellere rağmen
- "Dekandan iki yeni pozisyon için bir söz aldım"
- eşanlamlı:
- çıkarmak
3. Deduce (a principle) or construe (a meaning)
- "We drew out some interesting linguistic data from the native informant"
- synonym:
- educe ,
- evoke ,
- elicit ,
- extract ,
- draw out
3. Deduce (bir ilke) veya construe (bir anlam)
- "Yerli muhbirden bazı ilginç dilbilimsel veriler çıkardık"
- eşanlamlı:
- çıkarmak ,
- anımsatmak
4. Extract by the process of distillation
- "Distill the essence of this compound"
- synonym:
- distill ,
- extract ,
- distil
4. Damıtma işlemi ile ekstrakte edin
- "Bu bileşiğin özünü yok et"
- eşanlamlı:
- damıtmak ,
- çıkarmak ,
- ayrıştırmak
5. Separate (a metal) from an ore
- synonym:
- extract
5. Bir cevherden (bir metal) ayırın
- eşanlamlı:
- çıkarmak
6. Obtain from a substance, as by mechanical action
- "Italians express coffee rather than filter it"
- synonym:
- press out ,
- express ,
- extract
6. Mekanik etki gibi bir maddeden elde edin
- "İtalyanlar kahveyi filtrelemek yerine ifade ederler"
- eşanlamlı:
- bastırmak ,
- ifade etmek ,
- çıkarmak
7. Take out of a literary work in order to cite or copy
- synonym:
- excerpt ,
- extract ,
- take out
7. Alıntı yapmak veya kopyalamak için edebi bir eserden çıkarın
- eşanlamlı:
- alıntı ,
- çıkarmak
8. Calculate the root of a number
- synonym:
- extract
8. Bir sayının kökünü hesapla
- eşanlamlı:
- çıkarmak