Lingvanex Tranalator

Translator for


translation app

Lingvanex - your universal translation app

Translator for

Download For Free

Translation meaning & definition of the word "external" into Turkish language

Türk diline "harici" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı

EnglishTurkish

External

[Dış]
/ɪkstərnəl/

noun

1. Outward features

  • "He enjoyed the solemn externals of religion"
    synonym:
  • external

1. Dış görünüş

  • "Dinin ciddi dışsallarından zevk aldı"
    eşanlamlı:
  • dış

adjective

1. Happening or arising or located outside or beyond some limits or especially surface

  • "The external auditory canal"
  • "External pressures"
    synonym:
  • external

1. Meydana gelen veya ortaya çıkan veya bazı sınırların dışında veya ötesinde veya özellikle yüzeyde bulunan

  • "Dış işitsel kanal"
  • "Dış baskılar"
    eşanlamlı:
  • dış

2. Coming from the outside

  • "Extraneous light in the camera spoiled the photograph"
  • "Relying upon an extraneous income"
  • "Disdaining outside pressure groups"
    synonym:
  • external
  • ,
  • extraneous
  • ,
  • outside

2. Dışarıdan gelen

  • "Kameradaki yabancı ışık fotoğrafı bozdu"
  • "Yabancı bir gelire güvenmek"
  • "Dış baskı gruplarını değerlendirmek"
    eşanlamlı:
  • dış
  • ,
  • dışarıdan gelen
  • ,
  • dışarıda

3. From or between other countries

  • "External commerce"
  • "International trade"
  • "Developing nations need outside help"
    synonym:
  • external
  • ,
  • international
  • ,
  • outside(a)

3. Diğer ülkelerden veya ülkeler arasında

  • "Dış ticaret"
  • "Uluslararası ticaret"
  • "Gelişmekte olan ülkelerin dışarıdan yardıma ihtiyacı var"
    eşanlamlı:
  • dış
  • ,
  • uluslararası
  • ,
  • dış(a)

4. Purely outward or superficial

  • "External composure"
  • "An external concern for reputation"- a.r.gurney,jr.
    synonym:
  • external

4. Tamamen dış veya yüzeysel

  • "Dış soğukluk"
  • "Ün için dış bir endişe" - a.r.gurney,jr.
    eşanlamlı:
  • dış

Examples of using

Tom accidentally deleted all the files on one of his external hard disks.
Tom yanlışlıkla harici hard disklerden birindeki tüm dosyaları sildi.
Tom copied all the files on his internal hard disk to an external hard disk.
Tom bilgisayarda bulunan dahili hard diskteki tüm dosyaları harici bir hard diske kopyaladı.
His injuries are all external.
Onun yaralarının hepsi haricidir.