Translation meaning & definition of the word "exotic" into Turkish language
Türk diline "egzotik" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Exotic
[Egzotik]/ɪgzɑtɪk/
adjective
1. Being or from or characteristic of another place or part of the world
- "Alien customs"
- "Exotic plants in a greenhouse"
- "Exotic cuisine"
- synonym:
- alien ,
- exotic
1. Başka bir yerin veya dünyanın bir kısmının varlığı veya özelliği
- "Uzaylı gümrük"
- "Bir serada egzotik bitkiler"
- "Egzotik mutfağı"
- eşanlamlı:
- yabancı ,
- egzotik
2. Strikingly strange or unusual
- "An exotic hair style"
- "Protons, neutrons, electrons and all their exotic variants"
- "The exotic landscape of a dead planet"
- synonym:
- exotic
2. Çarpıcı derecede garip veya sıradışı
- "Egzotik saç stili"
- "Protonlar, nötronlar, elektronlar ve bunların tüm egzotik varyantları"
- "Ölü bir gezegenin egzotik manzarası"
- eşanlamlı:
- egzotik