Translation meaning & definition of the word "excessive" into Turkish language
Türk diline "aşırı" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Excessive
[Aşırı]/ɪksɛsɪv/
adjective
1. Beyond normal limits
- "Excessive charges"
- "A book of inordinate length"
- "His dress stops just short of undue elegance"
- "Unreasonable demands"
- synonym:
- excessive ,
- inordinate ,
- undue ,
- unreasonable
1. Normal sınırların ötesinde
- "Aşırı masraflar"
- "Düzgün uzunlukta bir kitap"
- "Giysisi gereksiz bir zarafetten kısa duruyor"
- "Akılsız talepler"
- eşanlamlı:
- aşırı ,
- düzensiz ,
- usulsüz ,
- mantıksız
2. Unrestrained, especially with regard to feelings
- "Extravagant praise"
- "Exuberant compliments"
- "Overweening ambition"
- "Overweening greed"
- synonym:
- excessive ,
- extravagant ,
- exuberant ,
- overweening
2. Özellikle duygular konusunda kontrolsüz
- "Aşırı övgü"
- "Coşkulu övgüler"
- "Arasında hırs"
- "Açgözlülük arasında"
- eşanlamlı:
- aşırı ,
- coşkulu
Examples of using
Isn't that excessive?
Aşırı değil mi?