Translation meaning & definition of the word "evasive" into Turkish language
Türk diline "kaçamak" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Evasive
[Kaçamaklı]/ɪvezɪv/
adjective
1. Deliberately vague or ambiguous
- "His answers were brief, constrained and evasive"
- "An evasive statement"
- synonym:
- evasive
1. Kasıtlı olarak belirsiz veya belirsiz
- "Cevapları kısa, kısıtlı ve kaçamaktı"
- "Kaçamak bir açıklama"
- eşanlamlı:
- kaçamaklı
2. Avoiding or escaping from difficulty or danger especially enemy fire
- "Pilots are taught to take evasive action"
- synonym:
- evasive
2. Zorluk veya tehlikeden, özellikle düşman ateşinden kaçınmak veya kaçmak
- "Pilotlara kaçamak eylemde bulunmaları öğretilir"
- eşanlamlı:
- kaçamaklı
Examples of using
You're being evasive.
Kaçamak davranıyorsun.
Tom was evasive.
Tom cevap vermekten kaçıyordu.