Translation meaning & definition of the word "eldest" into Turkish language
Türk diline "eldest" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Eldest
[Yaşça en büyük]/ɛldəst/
noun
1. The offspring who came first in the order of birth
- synonym:
- firstborn ,
- eldest
1. Doğum sırasına göre ilk gelen yavrular
- eşanlamlı:
- ilk doğan ,
- yaşça en büyük
adjective
1. First in order of birth
- "The firstborn child"
- synonym:
- firstborn ,
- eldest
1. İlk olarak doğum sırasına göre
- "İlk doğan çocuk"
- eşanlamlı:
- ilk doğan ,
- yaşça en büyük
Examples of using
Suddenly the eldest daughter spoke up, saying, "I want candy."
En büyük kız "şeker istiyorum" diyerek birdenbire konuştu.
Fatima is the eldest student in our class.
Fatima sınıfımızdaki en yaşlı öğrencidir.
Fatima is the eldest student in our class.
Fatima, sınıfımızdaki en yaşlı öğrencidir.