Translation meaning & definition of the word "dynamic" into Turkish language
Türk diline "dinamik" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Dynamic
[Dinamik]/daɪnæmɪk/
noun
1. An efficient incentive
- "They hoped it would act as a spiritual dynamic on all churches"
- synonym:
- moral force ,
- dynamic
1. Verimli bir teşvik
- "Bütün kiliselerde manevi bir dinamik olarak hareket edeceğini umuyorlardı"
- eşanlamlı:
- ahlaki güç ,
- dinamik
adjective
1. Characterized by action or forcefulness or force of personality
- "A dynamic market"
- "A dynamic speaker"
- "The dynamic president of the firm"
- synonym:
- dynamic ,
- dynamical
1. Eylem veya güç veya kişilik gücü ile karakterize edilir
- "Dinamik bir pazar"
- "Dinamik bir konuşmacı"
- "Firmanın dinamik başkanı"
- eşanlamlı:
- dinamik
2. Of or relating to dynamics
- synonym:
- dynamic
2. Dinamikleri ile ilgili veya
- eşanlamlı:
- dinamik
3. (used of verbs (e.g. `to run') and participial adjectives (e.g. `running' in `running water')) expressing action rather than a state of being
- synonym:
- active ,
- dynamic
3. (fiillerin kullanımı (örn. `koşmak') ve katılımcı sıfatlar (örn. `running water' içinde `running')) bir varlık halinden ziyade eylemi ifade eder
- eşanlamlı:
- aktif ,
- dinamik
Examples of using
Culture plays a dynamic role in shaping an individual's character, attitude, and outlook on life.
Kültür bir bireyin karakterinin, davranışının ve hayata bakış açısının şekillenmesinde dinamik bir rol oynar.
Tom has a dynamic personality.
Tom dinamik bir kişiliğe sahiptir.