Translation meaning & definition of the word "dragon" into Turkish language
Türk diline "ejderha" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Dragon
[Dragon]/drægən/
noun
1. A creature of teutonic mythology
- Usually represented as breathing fire and having a reptilian body and sometimes wings
- synonym:
- dragon ,
- firedrake
1. Teutonik mitolojinin bir yaratığı
- Genellikle nefes alan ateş ve sürüngen bir vücuda ve bazen de kanatlara sahip olarak temsil edilir
- eşanlamlı:
- dragon ,
- firenrake
2. A fiercely vigilant and unpleasant woman
- synonym:
- dragon ,
- tartar
2. Son derece uyanık ve nahoş bir kadın
- eşanlamlı:
- dragon ,
- tartarat
3. A faint constellation twisting around the north celestial pole and lying between ursa major and cepheus
- synonym:
- Draco ,
- Dragon
3. Kuzey gök kutbunun etrafında dönen ve ursa major ile cepheus arasında uzanan soluk bir takımyıldız
- eşanlamlı:
- Draco ,
- Dragon
4. Any of several small tropical asian lizards capable of gliding by spreading winglike membranes on each side of the body
- synonym:
- dragon ,
- flying dragon ,
- flying lizard
4. Vücudun her iki tarafına kanat benzeri zarlar yayarak kayabilen birkaç küçük tropikal asya kertenkelesinden herhangi biri
- eşanlamlı:
- dragon ,
- uçan ejder ,
- uçan kertenkele
Examples of using
I like dragon fruit.
Ejderha meyvesini severim.
The dragon is an imaginary creature.
Ejderha hayali bir yaratıktır.