Translation meaning & definition of the word "dormant" into Turkish language
Türk diline "uyuşan" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Dormant
[Uyuşuk]/dɔrmənt/
adjective
1. In a condition of biological rest or suspended animation
- "Dormant buds"
- "A hibernating bear"
- "Torpid frogs"
- synonym:
- dormant ,
- hibernating(a) ,
- torpid
1. Biyolojik dinlenme veya askıya alınmış animasyon durumunda
- "Uyuşuk tomurcuklar"
- "Kızlık kışlayan bir ayı"
- "Torpid kurbağalar"
- eşanlamlı:
- uykuda ,
- kış uykusu(a) ,
- cansız
2. (of e.g. volcanos) not erupting and not extinct
- "A dormant volcano"
- synonym:
- dormant ,
- inactive
2. (örn. volkanos) patlamaz ve soyu tükenmez
- "Yürüyen bir yanardağ"
- eşanlamlı:
- uykuda ,
- hareketsiz
3. Lying with head on paws as if sleeping
- synonym:
- dormant(ip) ,
- sleeping
3. Sanki uyur gibi pençeleri üzerinde başıyla yatarken
- eşanlamlı:
- hareketsiz(ip) ,
- uyku
4. Inactive but capable of becoming active
- "Her feelings of affection are dormant but easily awakened"
- synonym:
- abeyant ,
- dormant
4. Aktif değil ama aktif olma yeteneğine sahip
- "Aşk duyguları uykudadır ama kolayca uyanır"
- eşanlamlı:
- dayanak ,
- uykuda
Examples of using
Mt. Asama is now dormant.
Asama yanardağı şu an hareketsiz.