Translation meaning & definition of the word "dominate" into Turkish language
Türk diline "egemen" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Dominate
[Egemen olmak]/dɑmənet/
verb
1. Be larger in number, quantity, power, status or importance
- "Money reigns supreme here"
- "Hispanics predominate in this neighborhood"
- synonym:
- predominate ,
- dominate ,
- rule ,
- reign ,
- prevail
1. Sayı, miktar, güç, durum veya önem bakımından daha büyük olun
- "Para burada yüce hüküm sürüyor"
- "Bu mahallede hispanikler ağır basmaktadır"
- eşanlamlı:
- üstün olmak ,
- hükmetmek ,
- kural ,
- hükümdarlık ,
- yenmek
2. Be in control
- "Her husband completely dominates her"
- synonym:
- dominate
2. Kontrol altında olmak
- "Kocası ona tamamen hükmediyor"
- eşanlamlı:
- hükmetmek
3. Have dominance or the power to defeat over
- "Her pain completely mastered her"
- "The methods can master the problems"
- synonym:
- dominate ,
- master
3. Egemenliğe veya yenme gücüne sahip olmak
- "Acı tamamen ustalaştı"
- "Temotlar sorunlara hakim olabilir"
- eşanlamlı:
- hükmetmek ,
- kaptan
4. Be greater in significance than
- "The tragedy overshadowed the couple's happiness"
- synonym:
- overshadow ,
- dominate ,
- eclipse
4. Öneminden büyük olmak
- "Trajedi çiftin mutluluğunu gölgede bıraktı"
- eşanlamlı:
- gölgelemek ,
- hükmetmek ,
- eclipse
5. Look down on
- "The villa dominates the town"
- synonym:
- dominate ,
- command ,
- overlook ,
- overtop
5. Hor görme
- "Villa kasabaya hakim"
- eşanlamlı:
- hükmetmek ,
- komuta etmek ,
- bakmak ,
- tepesi üstü