Translation meaning & definition of the word "disjointed" into Turkish language
Türk diline "ayrık" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Disjointed
[Ayrılmış]/dɪsʤɔɪntɪd/
adjective
1. Lacking orderly continuity
- "A confused set of instructions"
- "A confused dream about the end of the world"
- "Disconnected fragments of a story"
- "Scattered thoughts"
- synonym:
- confused ,
- disconnected ,
- disjointed ,
- disordered ,
- garbled ,
- illogical ,
- scattered ,
- unconnected
1. Düzenli süreklilikten yoksun
- "Şaşkın bir talimat seti"
- "Dünyanın sonu hakkında karışık bir rüya"
- "Bir hikayenin kopuk parçaları"
- "Saçılmış düşünceler"
- eşanlamlı:
- karışık ,
- bağlantısız ,
- ayrılmış ,
- düzensiz ,
- bozuk ,
- mantıksız ,
- dağılmış ,
- birbirine bağlı olmayan
2. Taken apart at the joints
- "A disjointed fowl"
- synonym:
- disjointed
2. Eklemlerde ayrı alınır
- "Ayrık bir kümes hayvanı"
- eşanlamlı:
- ayrılmış
3. Separated at the joint
- "A dislocated knee"
- "A separated shoulder"
- synonym:
- disjointed ,
- dislocated ,
- separated
3. Eklemde ayrılmış haldedir
- "Çıkıkan bir diz"
- "Ayrılmış bir omuz"
- eşanlamlı:
- ayrılmış ,
- çıkık