Translation meaning & definition of the word "desired" into Turkish language

adjective

1. Greatly desired

synonym:
• coveted
,
• desired
,
• in demand(p)
,
• sought after

1. Çok arzu edilen

eşanlamlı:
• imrenilen
,
• arzu edilen
,
• talep halinde(p)
,
• rağbette olan

2. Wanted intensely

• "The child could no longer resist taking one of the craved cookies"

• "It produced the desired effect"

synonym:
• craved
,
• desired

2. Yoğun olarak istedi

• "Çocuk artık arzu edilen kurabiyelerden birini almaya karşı koyamadı"

• "Istenen etkiyi yarattı"

eşanlamlı:
• çılgın
,
• arzu edilen

Examples of using

All of us try to be what none of us couldn't be except when some of us were what the rest of us desired.

Bazılarımız geriye kalanlarımızın arzu ettikleri şey oldukları zaman hariç, hepimiz hiçbirimizin olamadığını olmaya çalışırız.

If you want to sound like a native speaker, you must be willing to practice saying the same sentence over and over in the same way that banjo players practice the same phrase over and over until they can play it correctly and at the desired tempo.

Eğer bir yerli gibi konuşmak istiyorsan, banço çalanların aynı parçayı onu doğru ve istenilen tempoda çalabilinceye kadar defalarca pratik yaptıkları aynı şekilde söylemeyi pratik yapmaya istekli olmalısın.

She managed to get what she desired easily.

Arzu ettiğini kolaylıkla alabildi.

There remains nothing to be desired.

İstenilen bir şey yok.

His acting left nothing to be desired.

Onun oyunculuğu mükemmeldi.

Your English composition leaves almost nothing to be desired.

Senin ingilizce kompozisyonun neredeyse istenecek bir şey bırakmıyor.

His synchronizing rate left nothing to be desired.

Onun senkronizasyon hızı arzulanan bir şey bırakmadı.

Tom's report leaves much to be desired.

Tom'un karnesi arzu edilecek çok şey bırakıyor.