Translation meaning & definition of the word "dent" into Turkish language
Türk diline "konu" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Dent
[Çentik]/dɛnt/
noun
1. An appreciable consequence (especially a lessening)
- "It made a dent in my bank account"
- synonym:
- dent
1. Kayda değer bir sonuç (özellikle azaltıcı)
- "Banka hesabımda bir engel oluşturdu"
- eşanlamlı:
- çentik
2. A depression scratched or carved into a surface
- synonym:
- incision ,
- scratch ,
- prick ,
- slit ,
- dent
2. Bir yüzeye çizilmiş veya oyulmuş bir depresyon
- eşanlamlı:
- kesik ,
- kaşınmak ,
- dikmek ,
- çentik
3. An impression in a surface (as made by a blow)
- synonym:
- dent ,
- ding ,
- gouge ,
- nick
3. Bir yüzeyde bir izlenim (bir darbe tarafından yapıldığı gibi)
- eşanlamlı:
- çentik ,
- çınlatmak ,
- kazıklamak ,
- gedik
verb
1. Make a depression into
- "The bicycle dented my car"
- synonym:
- indent ,
- dent
1. Depresyona girmek
- "Bisiklet arabamı çekti"
- eşanlamlı:
- çukur ,
- çentik
Examples of using
Tom's car is easily recognizable since there is a big dent in the front bumper.
Tom'un arabası tamponunda büyük bir göçük olduğu için kolaylıkla tanınabilir.