Translation meaning & definition of the word "denounce" into Turkish language
Türk diline "adak" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Denounce
[Kınamak]/dɪnaʊns/
verb
1. Speak out against
- "He denounced the nazis"
- synonym:
- denounce
1. Aleyhinde konuşmak
- "Nazileri kınadı" dedi"
- eşanlamlı:
- kınamak
2. To accuse or condemn or openly or formally or brand as disgraceful
- "He denounced the government action"
- "She was stigmatized by society because she had a child out of wedlock"
- synonym:
- stigmatize ,
- stigmatise ,
- brand ,
- denounce ,
- mark
2. Utanç verici olarak suçlamak veya kınamak veya açık veya resmi veya marka
- "Hükümet eylemini kınadı"
- "Evlilik dışı bir çocuğu olduğu için toplum tarafından damgalandı"
- eşanlamlı:
- kınamak ,
- damgalamak ,
- marka
3. Announce the termination of, as of treaties
- synonym:
- denounce
3. Antlaşmalar itibarıyla fesih ilan etmek
- eşanlamlı:
- kınamak
4. Give away information about somebody
- "He told on his classmate who had cheated on the exam"
- synonym:
- denounce ,
- tell on ,
- betray ,
- give away ,
- rat ,
- grass ,
- shit ,
- shop ,
- snitch ,
- stag
4. Birisi hakkında bilgi vermek
- "Sınava hile karıştıran sınıf arkadaşını anlattı"
- eşanlamlı:
- kınamak ,
- ihbar etmek ,
- hıyanet etmek ,
- vermek ,
- sıçan ,
- çim ,
- bok ,
- mağaza ,
- ispiyoncu ,
- sap