Translation meaning & definition of the word "dancer" into Turkish language

noun

1. A performer who dances professionally

synonym:
• dancer
,
• professional dancer
,
• terpsichorean

1. Profesyonel olarak dans eden bir sanatçı

eşanlamlı:
• dansçı
,
• profesyonel dansçı
,
• terpsikhore ile ilgili

2. A person who participates in a social gathering arranged for dancing (as a ball)

synonym:
• dancer
,
• social dancer

2. Dans için düzenlenen sosyal bir toplantıya katılan bir kişi (top olarak)

eşanlamlı:
• dansçı
,
• sosyal dansçı

Examples of using

Tom knows he's a terrible dancer.

Tom berbat bir dansçı olduğunu biliyor.

You're an amazing dancer.

Harika bir dansçısın.

Tom is a very good dancer.

Tom çok iyi bir dansçıdır.

He's a dancer.

O bir dansçıdır.

She's a dancer.

O bir dansçıdır.

Tom is a dancer.

Tom bir dansçı.

Tom is a lousy dancer.

Tom dandik bir dansçı.

I thought you wanted to be a dancer.

Bir dansçı olmak istediğini düşündüm.

I'm a terrible dancer.

Ben kötü bir dansçıyım.

Mary is a hula dancer.

Mary bir hula dansçısı.

Mary is a professional dancer.

Mary profesyonel bir dansçıdır.

Before Mary got married, she was a dancer.

Mary Evlenmeden önce, o bir dansçı idi.

Since the accident, Tom has given up hope of becoming a professional dancer.

Tom, kazadan beri profesyonel bir dansçı olma umudundan vazgeçti.

You're a very good dancer.

Sen gerçekten iyi bir dansçısın.

Everyone crowded around the fantastic dancer.

Herkes harika dansçının etrafına toplandı.

Aoi is a good dancer.

Aoi iyi bir dansçıdır.

She earns her living as a ballet dancer.

Bir bale dansçısı olarak hayatını kazanır.

She is a good dancer.

O iyi bir dansçı.

Aoi became a dancer.

Aoi bir dansçı oldu.

Aoi is a very good dancer.

Aoi çok iyi bir dansçıdır.