Translation meaning & definition of the word "crumpled" into Turkish language
Türk diline "çarpık" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Crumpled
[Buruşuk]/krəmpəld/
adjective
1. Of metal e.g.
- "Bent nails"
- "A car with a crumpled front end"
- "Dented fenders"
- synonym:
- bent ,
- crumpled ,
- dented
1. Metal olan örn.
- "Çiviler bükülmüş"
- "Parçalanmış bir ön ucu olan bir araba"
- "Çamurluklar çadır"
- eşanlamlı:
- bükülmüş ,
- buruşuk ,
- çukurlu
Examples of using
Tom reached into the trash can and pulled out a crumpled letter.
Tom çöp kutusuna uzandı ve buruşuk bir mektup çıkardı.
The floor was strewn with party favors: torn noisemakers, crumpled party hats, and dirty Power Ranger plates.
Yer partiden kalanlar yüzünden dağınıktı: Yırtık gürültüyapıcılar, kırışık parti şapkaları, ve kirli Power Ranger tabakları.