Examples of using
The hospital is not crowded.
Hastane kalabalık değil.
The hospital is crowded.
Hastane kalabalık.
The beach was crowded.
Plaj kalabalıktı.
The room was too crowded.
Oda çok kalabalıktı.
Tom says it's crowded.
Tom oranın kalabalık olduğunu söylüyor.
It's still crowded.
Hâlâ kalabalık.
At that time, the train was very crowded.
O zaman, tren çok kalabalıktı.
Country roads aren't as crowded as city roads.
Kırsal yolları şehir yolları kadar kalabalık değil.
It was crowded here all last week.
Bütün geçen hafta boyunca burası kalabalıktı.
It's crowded again today.
Bugün yine kalabalık.
It's crowded today.
Bugün kalabalık.
The theater was too crowded.
Tiyatro çok kalabalıktı.
The bus became crowded.
Otobüs kalabalık oldu.
Everyone crowded around the fantastic dancer.
Herkes harika dansçının etrafına toplandı.
The train was so crowded that we were obliged to stand all the way to Osaka.
Tren o kadar kalabalıktı ki Osaka'ya giden bütün yol boyunca ayakta durmak zorunda bırakıldık.
The train was so crowded that I had to keep standing all the way.
Tren o kadar kalabalıktı ki ben bütün yol boyunca ayakta durmak zorunda kaldım.
It seems less crowded during the week.
Hafta boyunca daha az kalabalık görünüyor.
They crowded into my house late at night.
Gece geç saatte evime doluştular.
Towns are very crowded today.
Bugün kasabalar çok kalabalık.
The people crowded round the injured man, but they made way for the doctor when he reached the scene of the accident.
İnsanlar yaralı adamın etrafına toplandılar fakat doktor olay yerine yaklaştığında ona yol verdiler.