Translation meaning & definition of the word "crayfish" into Turkish language
Türk diline "crayfish" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Crayfish
[Kerevit]/krefɪʃ/
noun
1. Warm-water lobsters without claws
- Those from australia and south africa usually marketed as frozen tails
- Caught also in florida and california
- synonym:
- spiny lobster ,
- langouste ,
- rock lobster ,
- crayfish
1. Pençesiz ılık su ıstakozları
- Avustralya ve güney afrika'dan olanlar genellikle donmuş kuyruklar olarak pazarlanmaktadır
- Florida ve kaliforniya'da yakalanmış
- eşanlamlı:
- dikenli ıstakoz ,
- langouste ,
- kaya ıstakozu ,
- kerevit
2. Tiny lobster-like crustaceans usually boiled briefly
- synonym:
- crayfish ,
- crawfish ,
- crawdad ,
- ecrevisse
2. Küçük ıstakoz benzeri kabuklular genellikle kısa bir süre kaynatılır
- eşanlamlı:
- kerevit ,
- karavide ,
- ekreviz
3. Small freshwater decapod crustacean that resembles a lobster
- synonym:
- crayfish ,
- crawfish ,
- crawdad ,
- crawdaddy
3. Istakoz benzeyen küçük tatlı su dekapodu kabuklu
- eşanlamlı:
- kerevit ,
- karavide
4. Large edible marine crustacean having a spiny carapace but lacking the large pincers of true lobsters
- synonym:
- spiny lobster ,
- langouste ,
- rock lobster ,
- crawfish ,
- crayfish ,
- sea crawfish
4. Büyük yenilebilir deniz kabuklu dikenli bir karapaseye sahip ancak gerçek ıstakozların büyük kıskaçlarından yoksun
- eşanlamlı:
- dikenli ıstakoz ,
- langouste ,
- kaya ıstakozu ,
- kerevit ,
- deniz kereviti