Translation meaning & definition of the word "cozy" into Turkish language
Türk diline "soğuk" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Cozy
[Rahat]/koʊzi/
noun
1. A padded cloth covering to keep a teapot warm
- synonym:
- cosy ,
- tea cosy ,
- cozy ,
- tea cozy
1. Bir çaydanlığı sıcak tutmak için yastıklı bir bez kaplama
- eşanlamlı:
- konforlu ,
- çaydanlık örtüsü ,
- rahat
adjective
1. Enjoying or affording comforting warmth and shelter especially in a small space
- "A cozy nook near the fire"
- "Snug in bed"
- "A snug little apartment"
- synonym:
- cozy ,
- cosy ,
- snug
1. Özellikle küçük bir alanda rahatlatıcı sıcaklık ve barınaktan zevk almak veya uygulamak
- "Ateşin yanında rahat bir köşe"
- "Yatakta ısırmak"
- "Küçük, rahat bir daire"
- eşanlamlı:
- rahat ,
- konforlu ,
- daracık
2. Having or fostering a warm or friendly and informal atmosphere
- "Had a cozy chat"
- "A relaxed informal manner"
- "An intimate cocktail lounge"
- "The small room was cozy and intimate"
- synonym:
- cozy ,
- intimate ,
- informal
2. Sıcak veya samimi ve gayri resmi bir atmosfere sahip olmak veya teşvik etmek
- "Sakin bir sohbet yaptım"
- "Gevşemiş bir gayri resmi tavır"
- "Cahil bir kokteyl salonu"
- "Küçük oda rahat ve samimi"
- eşanlamlı:
- rahat ,
- samimi ,
- resmi olmayan
3. Suggesting connivance
- "A cozy arrangement with the police"
- synonym:
- cozy
3. Müsamaha önermek
- "Polisle rahat bir anlaşma"
- eşanlamlı:
- rahat
Examples of using
It's pretty cozy.
Oldukça rahat.
He lives in a cozy little house.
O, rahat küçük bir evde yaşar.
Your house has a very cozy atmosphere.
Evinin çok rahat bir atmosferi var.