Examples of using
The whole world is one country, every person is your cousin.
Bütün dünya tek bir ülkedir, her insan kuzenindir.
Tom's my cousin.
Tom, benim kuzenimdir.
I saw your cousin Tom just a few days ago.
Sadece birkaç gün önce kuzenin Tom'u gördüm.
Tom is my cousin.
Tom benim kuzenim.
I'm Tom's cousin.
Tom'un kuzeniyim.
As soon as he got off the train, he was met by his cousin.
O, trenden iner inmez, kuzeni tarafından karşılandı.
My cousin is a junkie.
Kuzenim bir esrarkeştir.
My cousin received the call of God and became a priest.
Kuzenim Tanrı'nın çağrısını kabul etti ve rahip oldu.
Tom has a cousin named Mary.
Tom'un Mary adında bir kuzeni var.
Mary is Tom's cousin.
Mary Tom'un kuzeni.
Tom is Mary's cousin.
Tom Mary'nin kuzeni.
Tom isn't Mary's brother. He's her cousin.
Tom Mary'nin erkek kardeşi değildir. Onun kuzenidir.
Tom isn't Mary's cousin.
Tom Mary'nin kuzeni değildir.
Tom and his cousin went into business together.
Tom ve kuzeni birlikte işe gitti.
Tom has a cousin who is a doctor.
Tom'un doktor olan bir kuzeni var.
Luke, I am your cousin.
Luke, ben senin kuzeninim.
We surprised my cousin with a birthday party.
Bir doğum günü partisiyle kuzenimi şaşırttık.
My cousin invited me to her wedding.
Kuzenim beni düğününe davet etti.
He's not my cousin.
O benim kuzenim değil.
My cousin is a little older than I am.
Kuzenim benden biraz daha yaşlıdır.