Translation meaning & definition of the word "couch" into Turkish language
Türk diline "kanepe" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Couch
[Divan]/kaʊʧ/
noun
1. An upholstered seat for more than one person
- synonym:
- sofa ,
- couch ,
- lounge
1. Birden fazla kişi için döşemeli koltuk
- eşanlamlı:
- kanepe ,
- divan ,
- salon
2. A flat coat of paint or varnish used by artists as a primer
- synonym:
- couch
2. Sanatçılar tarafından astar olarak kullanılan düz bir boya veya vernik
- eşanlamlı:
- divan
3. A narrow bed on which a patient lies during psychiatric or psychoanalytic treatment
- synonym:
- couch
3. Psikiyatrik veya psikanalitik tedavi sırasında hastanın yattığı dar bir yatak
- eşanlamlı:
- divan
verb
1. Formulate in a particular style or language
- "I wouldn't put it that way"
- "She cast her request in very polite language"
- synonym:
- frame ,
- redact ,
- cast ,
- put ,
- couch
1. Belirli bir stil veya dilde formüle edin
- "O şekilde ifade etmezdim"
- "İsteğini çok kibar bir dille dile getirdi"
- eşanlamlı:
- çerçeve ,
- yazıya dökmek ,
- rol vermek ,
- koymak ,
- divan
Examples of using
Tom lay on the couch, staring blankly at the ceiling.
Tom tavana boş boş bakarak kanepede yatıyordu.
Tom sat on the couch next to Mary.
Tom kanapede Mary'nin yanına oturdu.
Tom sat down on the couch next to Mary.
Tom kanapede Mary'nin yanına oturdu.