Translation meaning & definition of the word "corrupting" into Turkish language
Türk diline "bozuk" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Corrupting
[Ayartıcı]/kərəptɪŋ/
adjective
1. Seducing into corrupt practices
- synonym:
- corrupting
1. Yozlaşmış uygulamalara baştan çıkarmak
- eşanlamlı:
- ayartıcı
2. Harmful to the mind or morals
- "Corrupt judges and their corrupting influence"
- "The vicious and degrading cult of violence"
- synonym:
- corrupting ,
- degrading
2. Zihne veya ahlaka zararlıdır
- "Yozlaşmış yargıçlar ve onların yozlaşmış etkisi"
- "Kötü ve aşağılayıcı şiddet kültü"
- eşanlamlı:
- ayartıcı ,
- alçaltıcı
3. That infects or taints
- synonym:
- corrupting ,
- contaminating
3. Bu bulaşır ya da aziz
- eşanlamlı:
- ayartıcı ,
- kirletici madde