Translation meaning & definition of the word "contribute" into Turkish language

verb

1. Bestow a quality on

• "Her presence lends a certain cachet to the company"

• "The music added a lot to the play"

• "She brings a special atmosphere to our meetings"

• "This adds a light note to the program"

synonym:
• lend
,
• impart
,
• bestow
,
• contribute
,
• add
,
• bring

1. Kalite vermek

• "Onun varlığı şirkete belli bir kaşe ödünç verir"

• "Müzik oyuna çok şey kattı"

• "Toplantılarımıza özel bir atmosfer katıyor"

• "Bu, programa hafif bir not ekler"

eşanlamlı:
• vermek
,
• katkıda bulunmak
,
• eklemek
,
• getirmek

2. Contribute to some cause

• "I gave at the office"

synonym:
• contribute
,
• give
,
• chip in
,
• kick in

2. Bir nedene katkıda bulunmak

• "Ofiste verdim" dedi"

eşanlamlı:
• katkıda bulunmak
,
• vermek
,
• lâfa girmek
,
• tekme atmak

3. Be conducive to

• "The use of computers in the classroom lead to better writing"

synonym:
• contribute
,
• lead
,
• conduce

3. Elverişli olmak

• "Sınıftaki bilgisayarların kullanımı daha iyi yazılmaya yol açar"

eşanlamlı:
• katkıda bulunmak
,
• önderlik etmek
,
• götürmek

4. Provide

• "The city has to put up half the required amount"

synonym:
• put up
,
• contribute

4. Sağlamak

• "Şehir gerekli miktarın yarısını koymak zorunda"

eşanlamlı:
• kaldırmak
,
• katkıda bulunmak

Examples of using

Tom asked me if I would be willing to contribute some money.

Tom bana biraz para vermek için istekli olup olmayacağımı sordu.

You can use or contribute to this project.

Bu projeye katkı yapabilir veya kullanabilirsin.

You can use or contribute to this project.

Bu projeyi kullanabilir veya katkı yapabilirsin.

Can Tatoeba contribute to the saving of endangered languages?

Tatoeba, yok olma tehlikesinde olan dillerin korunmasında katkıda bulunabilir mi?

I wish I had something to contribute.

Keşke bağışlayacak bir şeyim olsa.

We want to bring language tools to the next level. We want to see innovation in the language learning landscape. And this cannot happen without open language resources which cannot be built without a community which cannot contribute without efficient platforms.

Biz dil araçlarını bir sonraki seviyeye getirmek istiyoruz.Biz dil öğrenme manzarasında yenilik görmek istiyoruz.Ve bu, bir topluluk olmadan inşa edilemeyen verimli platformlar olmadan katkıda bulunamayan açık dil kaynakları olmadan olamaz.

And everyone has the ability to contribute.

Ve herkes katkıda bulunma yeteneğine sahiptir.

Everyone is free to contribute.

Herkes katkıda bulunmakta özgürdür.

Everyone is free to contribute.

Herkes katkıda bulunmaya özgürdür.

Everyone is free to contribute.

Herkes iştirâk etmeye özgürdür.

If you're bored, you can contribute to Tatoeba.

Eğer sıkıldıysan, Tatoeba'ya katkıda bulunabilirsin.

How can you contribute to our organisation?

Derneğimize nasıl katkıda bulunabilirsiniz?

I appeal to you to contribute to the new clinic.

Yeni kliniğe katkıda bulunmanı rica ediyorum.

I hope this treaty will contribute to peace in the world.

Bu antlaşmanın dünya barışına katkı sağlayacağını umuyorum.

Let us students contribute to the welfare of the victims of the earthquake; even loose change will go a long way.

Öğrencilerimizin deprem kurbanlarının refahına katkıda bulunmaları için bize izin verin; cebimizdeki bozuk paralar bile bir yere kadar yeterli olacaktır.

Music and art can greatly contribute to the enjoyment of life.

Müzik ve sanat, yaşam zevkine çok büyük ölçüde katkıda bulunabilirler.

The construction of a highway will contribute to the growth of the suburbs.

Ana yollar banliyölerin büyümesine katkıda bulunacaktır.