Translation meaning & definition of the word "contradictory" into Turkish language
Türk diline "çelişkili" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Contradictory
[Çelişkili]/kɑntrədɪktəri/
noun
1. Two propositions are contradictories if both cannot be true (or both cannot be false) at the same time
- synonym:
- contradictory
1. İki önerme, her ikisi de aynı anda doğru (veya her ikisi de yanlış olamaz) olamazsa çelişkilidir
- eşanlamlı:
- çelişkili
adjective
1. Of words or propositions so related that both cannot be true and both cannot be false
- "`perfect' and `imperfect' are contradictory terms"
- synonym:
- contradictory
1. Kelimeler veya önermeler o kadar ilişkilidir ki, her ikisi de doğru olamaz ve her ikisi de yanlış olamaz
- "`mükemmel've `mperfect' çelişkili terimlerdir"
- eşanlamlı:
- çelişkili
2. That confounds or contradicts or confuses
- synonym:
- confounding ,
- contradictory
2. Bu karışık ya da çelişiyor ya da karıştırıyor
- eşanlamlı:
- karıştırıcı ,
- çelişkili
3. In disagreement
- "The figures are at odds with our findings"
- "Contradictory attributes of unjust justice and loving vindictiveness"- john morley
- synonym:
- at odds(p) ,
- conflicting ,
- contradictory ,
- self-contradictory
3. Anlaşmazlık içinde
- "Sayılar bulgularımızla çelişiyor"
- "Adaletsiz adalet ve sevgi dolu kindarlığın çelişkili nitelikleri" - john morley
- eşanlamlı:
- oranlarda oran(p) ,
- çatışan ,
- çelişkili ,
- kendisiyle çelişkili
4. Unable to be both true at the same time
- synonym:
- contradictory ,
- mutually exclusive
4. İkisi aynı anda doğru olamaz
- eşanlamlı:
- çelişkili ,
- birbirini dışlayan