Translation meaning & definition of the word "consciousness" into Turkish language

noun

1. An alert cognitive state in which you are aware of yourself and your situation

• "He lost consciousness"

synonym:
• consciousness

1. Kendinizin ve durumunuzun farkında olduğunuz bir uyarı bilişsel durumu

• "Bilincini kaybetti"

eşanlamlı:
• bilinç

2. Having knowledge of

• "He had no awareness of his mistakes"

• "His sudden consciousness of the problem he faced"

• "Their intelligence and general knowingness was impressive"

synonym:
• awareness
,
• consciousness
,
• cognizance
,
• cognisance
,
• knowingness

2. Bilgisi olmak

• "Hataları hakkında hiçbir farkındalığı yoktu"

• "Karşılaştığı sorunun ani bilinci"

• "Zekaları ve genel bilişleri etkileyiciydi"

eşanlamlı:
• farkındalık
,
• bilinç
,
• anlayış
,
• bilgeliği

Examples of using

Tom is losing consciousness.

Tom bayılıyor.

Tom is losing consciousness.

Tom bilincini kaybediyor.

Tom regained consciousness.

Tom'un bilinci yerine geldi.

Tom lost consciousness.

Tom bilincini kaybetti.

She regained consciousness in the hospital.

O, hastanede bilincine tekrar kavuştu.

Tom's lost a lot of blood, but he hasn't lost consciousness.

Tom çok kan kaybetti, ama bilincini kaybetmedi.

He regained consciousness and was able to talk.

O bilincini tekrar kazandı ve konuşabildi.

The documentary is meant to raise consciousness about the plight of the poor.

Belgesel, yoksulların durumu hakkında bilinçlendirmek demektir.

Ten minutes after the knockout, the boxer regained consciousness.

Nakavttan on dakika sonra,boksör yeniden bilincini kazandı.

Death is one of two things. Either it is annihilation, and the dead have no consciousness of anything; or, as we are told, it is really a change: a migration of the soul from this place to another.

Ölüm iki şeyden biridir.O ya ölümlülüktür, ve ölüler herhangi bir şeyin bilincinde değildir; ya da bize söylenildiği gibi, gerçekten bir değişikliktir: ruhun bu yerden ötekine göç etmesidir.

He regained consciousness in the hospital.

O, hastanede bilincini yeniden kazandı.

I lost consciousness.

Bilincimi kaybettim.