Translation meaning & definition of the word "conjure" into Turkish language
Türk diline "conjure" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Conjure
[Büyülemek]/kɑnʤər/
verb
1. Summon into action or bring into existence, often as if by magic
- "Raise the specter of unemployment"
- "He conjured wild birds in the air"
- "Call down the spirits from the mountain"
- synonym:
- raise ,
- conjure ,
- conjure up ,
- invoke ,
- evoke ,
- stir ,
- call down ,
- arouse ,
- bring up ,
- put forward ,
- call forth
1. Harekete geçin ya da genellikle sihirle sanki ortaya çıkın
- "İşsizlik hayaletini yükseltin"
- "Havadaki yabani kuşları büyüledi"
- "Dinleri dağdan çağır"
- eşanlamlı:
- yükseltmek ,
- büyülemek ,
- büyü yapmak ,
- çağırmak ,
- anımsatmak ,
- karıştırmak ,
- azarlamak ,
- canlandırmak ,
- kaldırmak ,
- öne sürmek ,
- yol açmak
2. Ask for or request earnestly
- "The prophet bid all people to become good persons"
- synonym:
- bid ,
- beseech ,
- entreat ,
- adjure ,
- press ,
- conjure
2. Ciddiyetle isteyin veya isteyin
- "Peygamber tüm insanlara iyi insanlar olmalarını teklif eder"
- eşanlamlı:
- teklif ,
- yalvarmak ,
- üstelemek ,
- adjure ,
- basın ,
- büyülemek
3. Engage in plotting or enter into a conspiracy, swear together
- "They conspired to overthrow the government"
- synonym:
- conspire ,
- cabal ,
- complot ,
- conjure ,
- machinate
3. Komplo kurmakla meşgul olun ya da bir komploya girin, birlikte yemin edin
- "Hükümeti devirmek için komplo kurdular"
- eşanlamlı:
- anlaşmak ,
- kabal ,
- tuzak ,
- büyülemek ,
- düzenbazlık etmek