Translation meaning & definition of the word "concert" into Turkish language

noun

1. A performance of music by players or singers not involving theatrical staging

synonym:
• concert

1. Tiyatro sahnelemesini içermeyen oyuncular veya şarkıcılar tarafından müzik performansı

eşanlamlı:
• konser

verb

1. Contrive (a plan) by mutual agreement

synonym:
• concert

1. Karşılıklı anlaşma ile (bir plan) contrive

eşanlamlı:
• konser

2. Settle by agreement

• "Concert one's differences"

synonym:
• concert

2. Anlaşmaya varmak

• "Birinin farklılıklarını telkin et"

eşanlamlı:
• konser

Examples of using

When does the concert begin?

Konser ne zaman başlar?

Almost everyone I know wants to go to tomorrow's concert.

Neredeyse tanıdığım herkes yarınki konsere gitmek istiyor.

Tom took the concert ticket Mary offered him.

Tom Mary'nin kendisine sunduğu konser biletini aldı.

Did the concert go well?

Konser iyi geçti mi?

Were you at the concert?

Konserde miydiniz?

Were you at the concert?

Konserde miydin?

There was a larger crowd at the concert than we had anticipated.

Konserde umduğumuzdan daha büyük bir kalabalık vardı.

The concert was a huge success.

Konser büyük bir başarıydı.

I gave Tom a couple of tickets for my concert.

Konserim için Tom'a birkaç bilet verdim.

I don't think Tom liked the concert.

Tom'un konseri sevdiğini sanmıyorum.

I went to a concert.

Konsere gittim.

Do you really have free tickets for the concert?

Gerçekten konser için ücretsiz biletlerin var mı?

There are so many people at this concert.

Bu konserde çok insan var.

I will help you buy one concert ticket.

Bir konser bileti almana yardım edeceğim.

The concert was a success.

Konser bir başarı idi.

Tom went to a concert just the other day.

Tom sadece geçenlerde bir konsere gitti.

After a little time off, I plan to go on another concert tour.

Bir süre sonra, bir konser turuna daha gitmeyi planlıyorum.

Tom contacted me the other day asking me if I'd play guitar for a charity concert.

Tom geçen gün benimle temasa geçti, bir yardım konseri için gitar çalıp çalamıyacağımı sordu.

I wonder why Tom didn't go to the concert.

Tom'un niçin konsere gitmediğini merak ediyorum.

Tom certainly knows when Mary's concert will be.

Tom Mary'nin konserinin ne zaman olacağını kesinlikle biliyor.