Translation meaning & definition of the word "conceit" into Turkish language
Türk diline "conceit" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Conceit
[Düşünce]/kənsit/
noun
1. Feelings of excessive pride
- synonym:
- amour propre ,
- conceit ,
- self-love ,
- vanity
1. Aşırı gurur duygusu
- eşanlamlı:
- amour propre ,
- düşünce ,
- kendine hayranlık ,
- kibirlilik
2. An elaborate poetic image or a far-fetched comparison of very dissimilar things
- synonym:
- conceit
2. Ayrıntılı bir şiirsel görüntü veya çok farklı şeylerin çok zor bir karşılaştırması
- eşanlamlı:
- düşünce
3. A witty or ingenious turn of phrase
- "He could always come up with some inspired off-the-wall conceit"
- synonym:
- conceit
3. Esprili veya ustaca bir cümle dönüşü
- "Her zaman duvardan ilham almış bir kibir bulabilirdi"
- eşanlamlı:
- düşünce
4. An artistic device or effect
- "The architect's brilliant conceit was to build the house around the tree"
- synonym:
- conceit
4. Sanatsal bir cihaz veya efekt
- "Mimar'ın parlak niyeti, evi ağacın etrafına inşa etmekti"
- eşanlamlı:
- düşünce
5. The trait of being unduly vain and conceited
- False pride
- synonym:
- conceit ,
- conceitedness ,
- vanity
5. Gereksiz yere boşuna ve kibirli olmanın özelliği
- Yalandan gurur
- eşanlamlı:
- düşünce ,
- kibirlilik