Lingvanex Tranalator

Translator for


translation app

Lingvanex - your universal translation app

Translator for

Download For Free

Translation meaning & definition of the word "communicate" into Turkish language

Türk diline "iletişim" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı

EnglishTurkish

Communicate

[Iletişim kurmak]
/kəmjunəket/

verb

1. Transmit information

  • "Please communicate this message to all employees"
  • "Pass along the good news"
    synonym:
  • communicate
  • ,
  • pass on
  • ,
  • pass
  • ,
  • pass along
  • ,
  • put across

1. Bilgi iletmek

  • "Lütfen bu mesajı tüm çalışanlara iletin"
  • "İyi haberleri ilet"
    eşanlamlı:
  • iletişim kurmak
  • ,
  • geçmek
  • ,
  • taşımak

2. Transmit thoughts or feelings

  • "He communicated his anxieties to the psychiatrist"
    synonym:
  • communicate
  • ,
  • intercommunicate

2. Düşünceleri veya duyguları iletin

  • "Kendilerini psikiyatriste iletti"
    eşanlamlı:
  • iletişim kurmak
  • ,
  • haberleşmek

3. Transfer to another

  • "Communicate a disease"
    synonym:
  • convey
  • ,
  • transmit
  • ,
  • communicate

3. Diğerine transfer

  • "Bir hastalığı haberleştirin"
    eşanlamlı:
  • nakletmek
  • ,
  • iletmek
  • ,
  • iletişim kurmak

4. Join or connect

  • "The rooms communicated"
    synonym:
  • communicate

4. Katıl veya bağlan

  • "Odalar iletişim kurdu"
    eşanlamlı:
  • iletişim kurmak

5. Be in verbal contact

  • Interchange information or ideas
  • "He and his sons haven't communicated for years"
  • "Do you communicate well with your advisor?"
    synonym:
  • communicate

5. Sözlü iletişimde olmak

  • Bilgi veya fikirleri değiştirin
  • "O ve oğulları yıllardır iletişim kurmuyorlar"
  • "Danışmanınızla iyi iletişim kuruyor musunuz?"
    eşanlamlı:
  • iletişim kurmak

6. Administer communion

  • In church
    synonym:
  • communicate

6. Komünyonu yönet

  • Kilisede
    eşanlamlı:
  • iletişim kurmak

7. Receive communion, in the catholic church

    synonym:
  • commune
  • ,
  • communicate

7. Katolik kilisesinde komünyon'u kabul edin

    eşanlamlı:
  • komün
  • ,
  • iletişim kurmak

Examples of using

Tom and Mary need to learn to communicate with each other better.
Tom ve Mary birbirleriyle daha iyi haberleşmeyi öğrenmeliler.
None of my children are able to communicate in French.
Çocuklarımdan hiçbiri Fransızca iletişim kuramıyor.
My French isn't perfect, but I can communicate well enough.
Fransızcam mükemmel değil ama yeterince iyi iletişim kurabilirim.