Translation meaning & definition of the word "comic" into Turkish language
Türk diline "çizgi roman" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Comic
[Komik]/kɑmɪk/
noun
1. A professional performer who tells jokes and performs comical acts
- synonym:
- comedian ,
- comic
1. Şakalar yapan ve komik eylemler yapan profesyonel bir sanatçı
- eşanlamlı:
- komedyen ,
- komik
adjective
1. Arousing or provoking laughter
- "An amusing film with a steady stream of pranks and pratfalls"
- "An amusing fellow"
- "A comic hat"
- "A comical look of surprise"
- "Funny stories that made everybody laugh"
- "A very funny writer"
- "It would have been laughable if it hadn't hurt so much"
- "A mirthful experience"
- "Risible courtroom antics"
- synonym:
- amusing ,
- comic ,
- comical ,
- funny ,
- laughable ,
- mirthful ,
- risible
1. Kahkahayı uyandırmak veya kışkırtmak
- "Sürekli şakalar ve şakalar akışı olan eğlenceli bir film"
- "Eğlenceli bir adam"
- "Komik şapka" gibi"
- "Süpriz komik bir görünüm"
- "Herkesi güldüren komik hikayeler"
- "Çok komik bir yazar"
- "Bu kadar acımasaydı gülünç olurdu"
- "Dilahi bir deneyim"
- "Risible courtroom antics"
- eşanlamlı:
- eğlenceli ,
- komik ,
- gülünç ,
- sevinçli ,
- güldürücü
2. Of or relating to or characteristic of comedy
- "Comic hero"
- synonym:
- comic
2. Komedinin karakteristiği veya bunlarla ilgili olarak
- "Çizgi roman kahramanı"
- eşanlamlı:
- komik
Examples of using
I like comic books.
Çizgi romanları severim.
He sent me a comic book from Germany.
O bana Almanya'dan bir çizgi roman gönderdi.
Tom had a hunch that Mary had spent the day reading comic books.
Tom'un Mary'nin çizgi roman okuyarak günü geçirdiğine dair bir önsezisi vardı.