Translation meaning & definition of the word "colors" into Turkish language

noun

1. A flag that shows its nationality

synonym:
• colors
,
• colours

1. Milliyetini gösteren bir bayrak

eşanlamlı:
• renk

2. A distinguishing emblem

• "His tie proclaimed his school colors"

synonym:
• colors
,
• colours

2. Ayırt edici bir amblem

• "Kravat okul renklerini ilan etti"

eşanlamlı:
• renk

Examples of using

I don't have these colors!

Bu renklere sahip değilim.

The leaves have begun to change colors.

Yapraklar renk değiştirmeye başladı.

I like bright colors.

Parlak renkleri severim.

Tom doesn't like dark colors in his home.

Tom evinde koyu renklerden hoşlanmaz.

They like to wear bright colors.

Onlar parlak renkler giymeyi severler.

Dogs can't tell colors apart.

Köpekler renkleri ayıramazlar.

Dogs can't distinguish between colors.

Köpekler renkler arasında ayrım yapamazlar.

He has finally shown his true colors.

Sonunda gerçek yüzünü gösterdi.

The rainbow has seven colors.

Gökkuşağının yedi rengi vardır.

The rainbow has seven colors.

Gökkuşağı yedi renklidir.

You can see the colors of the spectrum in a rainbow.

Bir gök kuşağında spektrum renklerini görebilirsiniz.

How many colors do you see in the rainbow?

Gök kuşağında kaç tane renk görüyorsun?

I like light colors.

Ben açık renkleri severim.

I passed the test with flying colors.

Sınavı çok başarılı bir biçimde geçtim.

The dog cannot distinguish between colors.

Köpek renkleri ayırt edemez.

Do you have this jacket in different colors?

Bu ceketin farklı renkleri var mı?

The hill glows with autumnal colors.

Tepe sonbahar renkleri ile parlıyor.