Translation meaning & definition of the word "collect" into Turkish language
Türk diline "toplamak" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Collect
[Toplamak]/kəlɛkt/
noun
1. A short prayer generally preceding the lesson in the church of rome or the church of england
- synonym:
- collect
1. Genellikle roma kilisesi veya i̇ngiltere kilisesi dersinden önce gelen kısa bir dua
- eşanlamlı:
- toplamak
verb
1. Get or gather together
- "I am accumulating evidence for the man's unfaithfulness to his wife"
- "She is amassing a lot of data for her thesis"
- "She rolled up a small fortune"
- synonym:
- roll up ,
- collect ,
- accumulate ,
- pile up ,
- amass ,
- compile ,
- hoard
1. Bir araya gelin ya da toplanın
- "Adamın karısına sadakatsizliği için kanıt topluyorum"
- "Tezi için çok fazla veri topluyor"
- "Küçük bir servet topladı"
- eşanlamlı:
- yuvarlanmak ,
- toplamak ,
- birikmek ,
- yığmak ,
- stoklamak
2. Call for and obtain payment of
- "We collected over a million dollars in outstanding debts"
- "He collected the rent"
- synonym:
- collect ,
- take in
2. Ödeme için arayın ve ödeme alın
- "Ödenmemiş borçlarda bir milyon doların üzerinde para topladık"
- "Kirayı o topladı"
- eşanlamlı:
- toplamak ,
- içeri almak
3. Assemble or get together
- "Gather some stones"
- "Pull your thoughts together"
- synonym:
- gather ,
- garner ,
- collect ,
- pull together
3. Bir araya gelin veya toplanın
- "Biraz taş topla"
- "Düşüncelerinizi birlikte çekin"
- eşanlamlı:
- toplamak ,
- kazanmak ,
- birleştirmek
4. Get or bring together
- "Accumulate evidence"
- synonym:
- collect ,
- pull in
4. Bir araya getirin ya da bir araya getirin
- "Kanıt biriktir"
- eşanlamlı:
- toplamak ,
- içeri çekmek
5. Gather or collect
- "You can get the results on monday"
- "She picked up the children at the day care center"
- "They pick up our trash twice a week"
- synonym:
- collect ,
- pick up ,
- gather up ,
- call for
5. Toplamak veya toplamak
- "Sonuçlarını pazartesi alabilirsiniz"
- "Çocukları gündüz bakım merkezinden aldı"
- "Haftada iki kez çöplerimizi alıyorlar"
- eşanlamlı:
- toplamak ,
- kaldırmak ,
- çağırmak
adjective
1. Payable by the recipient on delivery
- "A collect call"
- "The letter came collect"
- "A cod parcel"
- synonym:
- collect ,
- cod
1. Teslimatta alıcı tarafından ödenebilir
- "Bir toplama çağrısı"
- "Harf toplamaya geldi"
- "Bir cod parseli"
- eşanlamlı:
- toplamak ,
- morina
adverb
1. Make a telephone call or mail a package so that the recipient pays
- "Call collect"
- "Send a package collect"
- synonym:
- collect
1. Alıcının ödemesini yapmak için bir telefon görüşmesi yapın veya bir paket postalayın
- "Çağrı toplamak"
- "Bir paket toplama gönder"
- eşanlamlı:
- toplamak
Examples of using
I can't collect my thoughts.
Düşündüklerimi biriktiremem.
I used to collect coasters.
Eskiden bardak altlıklarını toplardım.
We're releasing all the sentences we collect under the Creative Commons Attribution license.
Topladığımız tüm cümleleri Creative Commons Attribution lisansı altında serbest bırakıyoruz.