Translation meaning & definition of the word "coil" into Turkish language
Türk diline "bobin" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
Coil
[Bobin]noun
1. A structure consisting of something wound in a continuous series of loops
- "A coil of rope"
- synonym:
- coil ,
- spiral ,
- volute ,
- whorl ,
- helix
1. Sürekli bir dizi döngüde yara alan bir şeyden oluşan bir yapı
- "Bir ip bobini"
- eşanlamlı:
- bobin ,
- spiral ,
- kıvrım ,
- halka ,
- helis
2. A round shape formed by a series of concentric circles (as formed by leaves or flower petals)
- synonym:
- coil ,
- whorl ,
- roll ,
- curl ,
- curlicue ,
- ringlet ,
- gyre ,
- scroll
2. Bir dizi eşmerkezli çemberin oluşturduğu yuvarlak bir şekil (yapraklar veya çiçek yaprakları tarafından oluşturulduğu gibi)
- eşanlamlı:
- bobin ,
- halka ,
- rulo ,
- kıvırmak ,
- bukle ,
- ringlet ,
- dönüş
3. A transformer that supplies high voltage to spark plugs in a gasoline engine
- synonym:
- coil
3. Bir benzinli motordaki bujilere yüksek voltaj sağlayan bir transformatör
- eşanlamlı:
- bobin
4. A contraceptive device placed inside a woman's womb
- synonym:
- coil
4. Bir kadının rahmine yerleştirilen kontraseptif bir cihaz
- eşanlamlı:
- bobin
5. Tubing that is wound in a spiral
- synonym:
- coil
5. Bir spiral içinde sarılmış boru
- eşanlamlı:
- bobin
6. Reactor consisting of a spiral of insulated wire that introduces inductance into a circuit
- synonym:
- coil
6. Bir devreye endüktansı sokan yalıtılmış tel spiralinden oluşan reaktör
- eşanlamlı:
- bobin
verb
1. To wind or move in a spiral course
- "The muscles and nerves of his fine drawn body were coiling for action"
- "Black smoke coiling up into the sky"
- "The young people gyrated on the dance floor"
- synonym:
- gyrate ,
- spiral ,
- coil
1. Sarmal bir rotada rüzgar yapmak veya hareket etmek
- "İnce çizilmiş vücudunun kasları ve sinirleri hareket için kıvranıyordu"
- "Siyah duman gökyüzüne doğru kıvrılıyor"
- "Gençler dans pistinde yuvarlandılar"
- eşanlamlı:
- dönmek ,
- spiral ,
- bobin
2. Make without a potter's wheel
- "This famous potter hand-builds all of her vessels"
- synonym:
- handbuild ,
- hand-build ,
- coil
2. Çömlekçi tekerleği olmadan yap
- "Bu ünlü çömlekçi, tüm gemilerini elle inşa ediyor"
- eşanlamlı:
- el yapımı ,
- bobin
3. Wind around something in coils or loops
- synonym:
- coil ,
- loop ,
- curl
3. Bobin veya döngü içinde bir şeyin etrafına sarın
- eşanlamlı:
- bobin ,
- döngü ,
- kıvırmak