Translation meaning & definition of the word "coal" into Turkish language
Türk diline "kömür" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Coal
[Kömür]/koʊl/
noun
1. Fossil fuel consisting of carbonized vegetable matter deposited in the carboniferous period
- synonym:
- coal
1. Karbonifer döneminde biriken karbonize bitkisel maddeden oluşan fosil yakıt
- eşanlamlı:
- kömür
2. A hot fragment of wood or coal that is left from a fire and is glowing or smoldering
- synonym:
- ember ,
- coal
2. Ateşten kalan ve parlayan veya yanan sıcak bir odun veya kömür parçası
- eşanlamlı:
- kor ,
- kömür
verb
1. Burn to charcoal
- "Without a drenching rain, the forest fire will char everything"
- synonym:
- char ,
- coal
1. Kömüre ateş etmek
- "Saldıran bir yağmur olmadan, orman yangını her şeyi aydınlatacak"
- eşanlamlı:
- kömürleşmek ,
- kömür
2. Supply with coal
- synonym:
- coal
2. Kömür tedarik etmek
- eşanlamlı:
- kömür
3. Take in coal
- "The big ship coaled"
- synonym:
- coal
3. Kömür almak
- "Büyük gemi birleşti"
- eşanlamlı:
- kömür
Examples of using
We need a large amount of coal.
Büyük miktarda kömüre ihtiyacımız var.
Tom burns both wood and coal in his stove.
Tom, sobasında hem odun hem de kömür yakar.
After a long dispute the coal mines closed and the remaining miners were paid off.
Uzun bir tartışmadan sonra kömür madenleri kapatıldı ve kalan madenciler işten çıkarıldılar.