Translation meaning & definition of the word "climax" into Turkish language
Türk diline "iklim" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Climax
[Orgasm]/klaɪmæks/
noun
1. The highest point of anything conceived of as growing or developing or unfolding
- "The climax of the artist's career"
- "In the flood tide of his success"
- synonym:
- climax ,
- flood tide
1. Büyümek, gelişmek veya açılmak olarak düşünülen her şeyin en yüksek noktası
- "Sanatçının kariyerinin doruk noktası"
- "Başarısının sel dalgasında"
- eşanlamlı:
- orgasm ,
- su akıntısı
2. The decisive moment in a novel or play
- "The deathbed scene is the climax of the play"
- synonym:
- climax ,
- culmination
2. Bir roman veya oyunda belirleyici an
- "Ölüm yatağı sahnesi oyunun doruk noktasıdır"
- eşanlamlı:
- orgasm ,
- doruk
3. The moment of most intense pleasure in sexual intercourse
- synonym:
- orgasm ,
- climax ,
- sexual climax ,
- coming
3. Cinsel ilişkide en yoğun zevk anı
- eşanlamlı:
- orgazm ,
- orgasm ,
- cinsel doruk ,
- gelen
4. The most severe stage of a disease
- synonym:
- climax
4. Bir hastalığın en şiddetli aşaması
- eşanlamlı:
- orgasm
5. Arrangement of clauses in ascending order of forcefulness
- synonym:
- climax
5. Zümlerin artan kuvvetlilik sırasına göre düzenlenmesi
- eşanlamlı:
- orgasm
verb
1. End, especially to reach a final or climactic stage
- "The meeting culminated in a tearful embrace"
- synonym:
- culminate ,
- climax
1. Son, özellikle son veya iklimsel bir aşamaya ulaşmak için
- "Toplantı gözyaşı dolu bir kucaklamayla sonuçlandı"
- eşanlamlı:
- sonuçlanmak ,
- orgasm