Translation meaning & definition of the word "clasp" into Turkish language
Türk diline "clasp" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Clasp
[Tutturmak]/klæsp/
noun
1. A fastener (as a buckle or hook) that is used to hold two things together
- synonym:
- clasp
1. İki şeyi bir arada tutmak için kullanılan bir bağlantı elemanı (bir toka veya kanca olarak)
- eşanlamlı:
- tutturmak
2. The act of grasping
- "He released his clasp on my arm"
- "He has a strong grip for an old man"
- "She kept a firm hold on the railing"
- synonym:
- clasp ,
- clench ,
- clutch ,
- clutches ,
- grasp ,
- grip ,
- hold
2. Kavrama eylemi
- "Kolumdaki tokasını serbest bıraktı"
- "Yaşlı bir adam için güçlü bir tutuşu var"
- "Korkulukta sıkı bir şekilde tuttu"
- eşanlamlı:
- tutturmak ,
- kenetlemek ,
- debriyaj ,
- pençe ,
- kapmak ,
- tutmak ,
- tutma
verb
1. Hold firmly and tightly
- synonym:
- clasp
1. Sıkıca ve sıkıca tutun
- eşanlamlı:
- tutturmak
2. Fasten with or as if with a brooch
- synonym:
- brooch ,
- clasp
2. Bir broşla ya da bir broşla bağlayın
- eşanlamlı:
- broş ,
- tutturmak
3. Fasten with a buckle or buckles
- synonym:
- buckle ,
- clasp
3. Bir toka veya tokalarla tutturun
- eşanlamlı:
- bükmek ,
- tutturmak
4. Grasp firmly
- "The child clasped my hands"
- synonym:
- clasp
4. Sıkıca kavramak
- "Çocuk ellerimi sıktı"
- eşanlamlı:
- tutturmak
Examples of using
She fastened the clasp of her necklace.
Gerdanlığının tokasını kapadı.