Translation meaning & definition of the word "clap" into Turkish language
Türk diline "kapak" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
Clap
[Çırpmak]noun
1. A sudden very loud noise
- synonym:
- bang ,
- clap ,
- eruption ,
- blast ,
- bam
1. Ani, çok yüksek bir gürültü
- eşanlamlı:
- patlama ,
- çırpmak ,
- fışkırma ,
- patlatmak ,
- bam
2. A common venereal disease caused by the bacterium neisseria gonorrhoeae
- Symptoms are painful urination and pain around the urethra
- synonym:
- gonorrhea ,
- gonorrhoea ,
- clap
2. Neisseria gonorrhoeae bakterisinin neden olduğu yaygın bir zührevi hastalık
- Semptomlar ağrılı idrara çıkma ve üretra çevresindeki ağrıdır
- eşanlamlı:
- belsoğukluğu ,
- çırpmak
3. A sharp abrupt noise as if two objects hit together
- May be repeated
- synonym:
- clack ,
- clap
3. İki nesne birbirine çarpmış gibi keskin bir ani ses
- Tekrarlanabilir
- eşanlamlı:
- klape ,
- çırpmak
verb
1. Put quickly or forcibly
- "The judge clapped him in jail"
- synonym:
- clap
1. Hızlı veya zorla koyun
- "Hakim onu hapiste alkışladı"
- eşanlamlı:
- çırpmak
2. Cause to strike the air in flight
- "The big bird clapped its wings"
- synonym:
- clap
2. Havada uçuşa neden olmak
- "Büyük kuş kanatlarını çırptı"
- eşanlamlı:
- çırpmak
3. Clap one's hands or shout after performances to indicate approval
- synonym:
- applaud ,
- clap ,
- spat ,
- acclaim
3. Onayını belirtmek için ellerinizi çırpın veya performanslardan sonra bağırın
- eşanlamlı:
- alkışlamak ,
- çırpmak ,
- spit
4. Clap one's hands together
- "The children were clapping to the music"
- synonym:
- clap ,
- spat
4. Birinin ellerini çırp
- "Çocuklar müziğe alkışlıyordu"
- eşanlamlı:
- çırpmak ,
- spit
5. Strike the air in flight
- "The wings of the birds clapped loudly"
- synonym:
- clap
5. Havada uçuşa geçirmek
- "Kuşların kanatları yüksek sesle alkışladı"
- eşanlamlı:
- çırpmak
6. Strike with the flat of the hand
- Usually in a friendly way, as in encouragement or greeting
- synonym:
- clap
6. Elin düzlüğü ile vur
- Genellikle teşvik veya selamlamada olduğu gibi dostça bir şekilde
- eşanlamlı:
- çırpmak
7. Strike together so as to produce a sharp percussive noise
- "Clap two boards together"
- synonym:
- clap
7. Keskin bir darbe gürültüsü üretmek için birlikte vurun
- "Iki tahtayı birbirine yapıştır"
- eşanlamlı:
- çırpmak