Translation meaning & definition of the word "chronic" into Turkish language
Türk diline "kronik" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Chronic
[Kronik]/krɑnɪk/
adjective
1. Being long-lasting and recurrent or characterized by long suffering
- "Chronic indigestion"
- "A chronic shortage of funds"
- "A chronic invalid"
- synonym:
- chronic
1. Uzun süreli ve tekrarlayan olmak veya uzun acı ile karakterize olmak
- "Kronik hazımsızlık"
- "Kronik fon sıkıntısı"
- "Kronik bir geçersiz"
- eşanlamlı:
- kronik
2. Of long duration
- "Chronic money problems"
- synonym:
- chronic ,
- continuing
2. Uzun süreli
- "Kronik para problemleri"
- eşanlamlı:
- kronik ,
- devam eden
3. Habitual
- "A chronic smoker"
- synonym:
- chronic ,
- inveterate
3. Alışılmış
- "Kronik sigara içen"
- eşanlamlı:
- kronik ,
- köklü
Examples of using
She suffers from a chronic illness.
O kronik bir hastalıktan muzdarip.
There is a chronic oversupply of rice in Japan.
Japonya'da kronik bir pirinç fazlalığı vardır.