Translation meaning & definition of the word "child" into Turkish language
Türk diline "çocuk" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Child
[Çocuk]/ʧaɪld/
noun
1. A young person of either sex
- "She writes books for children"
- "They're just kids"
- "`tiddler' is a british term for youngster"
- synonym:
- child ,
- kid ,
- youngster ,
- minor ,
- shaver ,
- nipper ,
- small fry ,
- tiddler ,
- tike ,
- tyke ,
- fry ,
- nestling
1. Her iki cinsiyetten de genç bir insan
- "Çocuklar için kitaplar yazıyor"
- "Onlar sadece çocuk"
- "`tiddler' i̇ngiliz gençlere yönelik bir terimdir"
- eşanlamlı:
- çocuk ,
- genç ,
- küçük ,
- berber ,
- kıskaç ,
- küçük balık ,
- kemancı ,
- tyke ,
- it herif ,
- kızartmak ,
- yavru
2. A human offspring (son or daughter) of any age
- "They had three children"
- "They were able to send their kids to college"
- synonym:
- child ,
- kid
2. Her yaştan bir insan yavrusu (oğul veya kız)
- "Üç çocukları oldu"
- "Çocuklarını üniversiteye gönderebildiler"
- eşanlamlı:
- çocuk
3. An immature childish person
- "He remained a child in practical matters as long as he lived"
- "Stop being a baby!"
- synonym:
- child ,
- baby
3. Olgunlaşmamış çocuksu bir insan
- "Yaşadığı sürece pratik konularda çocuk olarak kaldı"
- "Bebek olmayı bırak!"
- eşanlamlı:
- çocuk ,
- bebeksi
4. A member of a clan or tribe
- "The children of israel"
- synonym:
- child
4. Bir klan veya kabilenin bir üyesi
- "İsrail'in çocukları"
- eşanlamlı:
- çocuk
Examples of using
Tom isn't a child anymore.
Tom artık bir çocuk değil.
Tom is still a child.
Tom hâlâ bir çocuk.
Tom has been behaving like a child.
Tom bir çocuk gibi davranıyor.