Translation meaning & definition of the word "cheating" into Turkish language
Türk diline "hile" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Cheating
[Aldatan]/ʧitɪŋ/
noun
1. A deception for profit to yourself
- synonym:
- cheat ,
- cheating
1. Kendinize kâr etmek için bir aldatmaca
- eşanlamlı:
- aldatmak ,
- hile
adjective
1. Not faithful to a spouse or lover
- "Adulterous husbands and wives"
- "A two-timing boyfriend"
- synonym:
- adulterous ,
- cheating(a) ,
- two-timing(a)
1. Bir eşe veya sevgiliye sadık değil
- "Zor kocalar ve eşler"
- "Iki zamanlı erkek arkadaş"
- eşanlamlı:
- zina eden ,
- hile(a) ,
- i̇ki zamanlı(a)
2. Violating accepted standards or rules
- "A dirty fighter"
- "Used foul means to gain power"
- "A nasty unsporting serve"
- "Fined for unsportsmanlike behavior"
- synonym:
- cheating(a) ,
- dirty ,
- foul ,
- unsporting ,
- unsportsmanlike
2. Kabul edilen standartların veya kuralların ihlal edilmesi
- "Kirli bir savaşçı"
- "Kullanılmış faul, güç kazanmak demektir"
- "Kötü sportmence bir hizmet"
- "Sportmenlik dışı davranışlar için"
- eşanlamlı:
- hile(a) ,
- kirli ,
- faul ,
- sportmence olmayan
Examples of using
I think Tom is cheating.
Sanırım Tom aldatıyor.
Tom was caught cheating on a test and got expelled from school.
Tom, sınavda kopya çekerken yakalandı ve okuldan uzaklaştırıldı.
I caught Tom cheating.
Tom'u kopya çekerken yakaladım.